Kredi kartım hiç olmadı. Limiti aşan kredi kartı sorunu yaşayan arkadaşları görünce gelenleri de iade ettim. Maaş kartım yetiyor da artıyor. Onunla da alış veriş yapabileceğimi biliyorum da; fazla çekerse korkusuyla onu da hiç kullanmadım. Bankamatikten gıcır gıcır paraları çekip harcaması gibisi yoktur.
Aylığımın yattığı bir gün neşeyle bankamatiğe kartı soktum hesapta para yok. “Maaş yeni yattı bu neyin nesi?” diye düşünerek hemen uzaktaki şubeye gittim. Sıra numarası alıp bir saat bekledim. Sıram geldi. Derdimi, dertli bir yüz ifadesiyle anlattım. Kadın görevli:
“Yukarıda Aylin şefimle görüşün. Bu konu beni aşar. “ demesin mi? Sıkıntım temelli arttı. “Ben ne yapmışım da koskoca memuru aşan sorun yaratmışım?” diye kendime kızarak şefin karşısına ağladı ağlayacak bir yüz ifadesiyle çıktım. Kadına derdimi anlatırken nasıl acıklı anlatmışsam az daha o da ağlayacaktı. Sözlerim bitince:
“Sayın emekli vatandaş, bankamız, temiz siciliniz olduğunu görünce size bir güzellik yapmış.”
“Paramı çekemiyorum diyorum hanım efendi bu nasıl bir güzellikmiş?” derken kadın gülümseyerek bir zarftan kart çıkartıp salladı ve:
“Bu gördüğünüz kart öyle şahane bir karttır ki, yaşadınız vallahi!”
“Ne kartı o?”
“Kredi kartı.”
“Daha önce eve gönderdiğiniz kredi kartlarını bankanıza iade etmiştim. Kredi kartı istemiyorum. Benim aylığıma ne oldu? Onu söyleyin bana hanımefendi. Borcum mu varmış? Onu mu alıp paramı bitirmişler?”
“Ona bakarız. Siz şu kâğıtları imzalayıp kartınızı alınız. O iş kolay.”
“Hayır istemiyorum. Siz bana emekli aylığıma ne olmuş onu söyleyin.”
“Bakın amcacığım bu kart bütün sorunlarınızı bitirecek. Herkes alamıyor. Ne mutlu size ki, bankamız sizi seçmiş. Hiçbir yanlışınız olmamış bu güne kadar. Senin kadar sicili temiz müşterimiz çok az vardır inanın.”
“Hiç kredi çekmedim, kredi kartı falan kullanmadım ondandır. Aylığıma ne oldu?” Kadının gülen yüzü soldu, yüzünü asarak:
“Ne olacak, size bu kartı vermek için bloke etmişler.”
“Ne? Bunun için beni ayağınıza mı getirdiniz? Size değil sözüm ama bunu yapan yetkililerinizedir; bu yaptıkları terbiyesizliktir. Protesto ediyorum. Ya ben hasta olsaydım, yatalak olsaydım ne olacaktı?”
“Tamam tamam kızmayın. Blokeyi kaldırıyorum. Paranızı aşağıdan çekebilirsiniz.” dedi. Aşağıda beni bekleyen memurun yanına vardım. Merak içinde sordu:
“ Neymiş?”
“Kredi kartı vermek için bloke etmişler. Tüm paramı ödeyin, hesabı kapatın lütfen. Bir daha bu bankayla işim olmaz.” dedim. Kadın ödedi. Paralar ufak olunca ceplerime sığmayacak.
“Büyük paralar yok muydu? Bu kadar parayı nasıl taşıyayım yaz günü gömlek pantolon. Biri elimden alıp kaçarsa ne olacak.”
“Büyük banknotumuz kalmamış beyefendi.” dedi.
Kasten yaptığını düşünsem de aldım çaresiz. Ceplerime koynuma doldurdum. Öyle çıktım bankadan. Birileri beni soyacak korkusuyla eve kendimi zor attım.
Emekli aylığımı başka bir bankaya taşıdım. Böylece sicili temiz bir müşteriden ederek bankayı cezalandırdım.…
On beş yıl önce yine gülümseyerek bankamatiğe kartımı soktum. Aylığım yeni yatmıştı. Baktım hesapta para yok. Gözlerimi silip tekrar baktım yine para yok. Hemen banka şubesine gittim. Dediler ki, otomatik ödeme talimatınız varmış. Tüm paranızı TEDAŞ çekmiş. Hemen en yakın TEDAŞ’a gittim. Ne olduğunu sordum:
“Beyefendi elektrik borcunuz öyle çok gelmiş ki önümüzde alacağınız aylıkla da bitmez.”
“Olamaz bir yanlışlık olmalı”
“Gidin sayacınızın son indeksini okuyup gelin”. Hemen eve geldim. Elektrik faturasına baktım gerçekten yüklü bir miktar yazıyordu. Okumadan çekmeceye atmıştım. Sayaca baktım son indeks: 3987 kw. Faturaya baktım 9387 yazıyordu. Okuyan adam hatalı yazmış. Sayaçtaki son indeksi ve faturayı alıp gittim. Baktılar, bir yanlışlık var. Yine de:
“Böyle sizin yazmanızla olmaz. Yetkili personelimiz okumalıdır.”
“Maaşıma el koymuşsunuz. Yanlışlık kurumunuzdan kaynaklanıyor. Elemanınızı verin ben eve götüreyim okusun tekrar getireyim.” dedim. Boşta bir eleman varmış yanıma verdiler. Adam sayacı okudu, resmini çekti geri döndük. Haklı olduğum anlaşıldı.
“Beyefendi paranızı isteme yazısı yazdım. Para gelince biz sizi ararız.” deyip gönderdiler. Bir hafta sonra telefon geldi. Parayı ödediler. Bir özür bile dilemediler.
Tanrı yoksulu sevindirmek isterse eşeğini önce yitirtir, sonra buldururmuş. Benimki de biraz öyle oldu.
ahmet.kocak16 @hotmail.com
