Anasayfa / Güncel / KÖY ÖĞRETMENLERİ NELER YAŞAR?

KÖY ÖĞRETMENLERİ NELER YAŞAR?

Okulu bitirenlerin hemen atandığı, Milli Eğitim Bakanı’nın göreve başlamamız için mektup gönderdiği şanslı öğretmenlerdendik. Erkek öğretmenler mahrum köylere atanırken kadın öğretmenler ilçe ve ya beldelere atanırlardı. Elektriği, yolu, okulu olmayan köylere atanınca çok üzülürdük ama görevimizi aksatmadan sürdürürdük.
Günümüzde öğretmenler KPSS sınavı ardından mülakat sınavından geçerek atanabiliyorlar. Bu yıldan sonra iki sınavı geçen öğretmenler iki yıl sürecek akademiye devam edecek ve sonunda yapılacak sınavdan da geçerli not alırlarsa sözleşmeli öğretmen olarak atanabilecekler. Ne zorlu bir süreç!
Atanmak bu kadar zor olunca öğretmenler en mahrum köylere de atansa mutlu oluyorlar. Kadın öğretmenler de tek başlarına ücra bir köye atanabiliyorlar. Genç meslektaşlarımın anlattıkları:
Aysun Kara Anlatıyor:
“Doğuda bir ilin kışın yolu karda sık sık kapanan bir ilçesinin yirmi km uzaklıktaki bir köyüne atandım. Babamla köyü görmeye gittik. Köyde lojman yok; olsa da bir başıma oturamam korkarım. İlçede de oturmak istemedim. İl merkezinden bir ev kiraladım. Servis araştırdım. İlçeye ve köylere giden birkaç öğretmen servis ayarladık. Aylığımın yarısını ödeyerek yetmiş km uzaklıktaki köyüme gidip gelmeye başladım. Köyde ve ilçede kalmayan öğretmenlere İlçe Milli eğitim müdürü zorluklar çıkarıyordu. Tek başıma okulu temizledim, sobayı yaktım. Kombili bir dairede büyüdüm. Benim için çok zor oluyordu. Geç saatte yorgun eve dönüyordum. Beni yoran uzun süren, kimi zaman kara çamura saplanan servisler oluyordu. Servis herkesi bıraktıktan sonra tek beni götürüyordu köyüme. Servis şoförü ile tek başıma kalınca çok korkuyordum. İşin komik tarafı; cep telefonlarının çekmediği, ıssız yerlerde çantamda taşıdığım küçük elma bıçağına güveniyor, ondan güç alıyordum.
Üç ay dayandım. Sorunumu müdüre ilettim. Hiç olmazsa benim köyümden önceki üç öğretmenli köye atanmamı yapmasını istedim. Çok korktuğumu söyledim kabul etmedi. Ağabeyimin o ilin ileri gelen ailelerinden bir adamla tanışıklığı varmış. Ona durumu anlatmış.
Milli eğitim müdürü çağırdı kızgın bir şekilde atamamın istediğim köye yapıldığını söyledi de biraz rahat nefes aldım. Üç yılımı il merkezinden servisle gidip gelerek tamamladım. Üç yıl içinde hiçbir birikimim olmadı. Atama döneminde dilekçe verdim atamam İstanbul’a yapıldı. Burada da aylığımın yarısını ev kirasına veriyorum…”
Aslı Korkmaz Anlatıyor:
“Atamam doğuda bir ile yapılınca çok mutlu oldum. Yedi yıl sonunda mesleğimi yapabilecektim. Eşim özel sektörde çalışıyordu. Beş bin nüfuslu bir ilçeye yirmi beş kilometre uzakta bir köye atanmıştım. Beş yıldır kapalı olan okulu ben açmış oldum. Lojmana çeki düzen verip oturdum. Tek öğretmendim. Yanımda bir süre babam kaldı. Çok sıkılıyordu. Adamcağız emeklilik yıllarını benimle geçiriyordu. Köy güvenliydi. Onu gönderip tek başıma kalmaya başladım. Karne tatilinde memlekete gittim. Dönüşte eşimin arabasıyla düştük yola. Köyümü ve neler yaşadığımı görmek istemişti. Cumartesi günü ilin öğretmenevinde kaldık. Pazar sabahı otuz santim kar yağmıştı. İlçeye giden yol açık gözüküyordu. Kış lastiği taktırmadan yola gidemezdik. Dört kış lastiği alıp taktırdık. Alışveriş yaptık akşamüzeri yola çıktık. Navigasyon çekmez olunca düştüğümüz karanlık yolda uzun süre devam ettik. Yol gittikçe küçüldü. Köy yoluna saptığımızı anladık. Derken araba şarampole kaydı. Ne yaptıysa çıkaramadı. İndim arabayı ittim. Hava da çok ayazlıydı. Ellerim ayaklarım dondu. Gelen geçen hiçbir araç yoktu. Telefon da çekmiyordu. Bir süre arabanın kaloriferlerinde ısınıp tekrar ittim. Yerlerdeki karlar donunca tekerlekler patinaj yapmadan dönünce çıkardık arabayı. Geri il merkezine döndük.
Pazartesi sabah yola çıktık. Akşama ancak ilçeye gelebildik. Köy yoluna greyder girdiğini söylediler. Düştük yola. Toprak yoldan bir süre gittikten sonra greyderi gördük. Peşinden sürdük arabayı. Peşimizden bir köy minibüsü de geldi. Greyder benim köyün yolunu bırakıp başka yüne gidince korna çalıp durdurduk Köyün yolunu açmasını söyledik. Adam “ben o yolu açmak için talimat almadım. Telefon edin o köyün yolunu aç derlerse açarım.” Telefon çekmiyor. Adam bizi kışta kıyamette bırakıp gidecek. Minibüs yolcuları greyder sürücüsüne:
“Bu kadın falan köyün öğretmenidir. Onu bırakıp gidemezsin” deyince köyün yolunu açtı da köye gidebildik. Kar yağışı bir hafta sürünce eşim de benimle kalıp neler yaşadığıma tanık oldu.”
Metehan Gürbüz Anlatıyor:
“Beş yıl ücretli ve özel okullarda sınıf öğretmenliği yaptım. Yaz tatillerinde de garsonluk yaptım. Biriktirdiğim para ile modeli düşük bir araba almıştım. Atamam çok mahrum bir köye yapıldı. İlçe milli eğitim ikide bir seminer vermek için ilçeye çağırıyordu. Bir gidişimde araba ilçede arıza yaptı. Onu tamirciye bırakıp seminere katıldım. Seminer akşama doğru bitti. Gelmişken alışveriş yaptım. Arabanın tamiri uzun sürünce köye geç saatte gidebildim. Kardan araba okula kadar çıkmadı. Orada bırakıp poşetler elimde lojmana doğru yürümeye başladım. İki kangal köpek saldırdı. Poşetleri salladıkça kızgınlıkları artıyordu. Köylü çoktan yatmıştı. Köpeğin biri pasifçe saldırıyordu. Ona bir tekme vurdum uzaklaştı bir daha gelmedi. Diğeri saldırmaya devam edince elimdeki poşetleri bırakıp onunla boğuşmaya karar verdim. Arka ayaklarının üzerine kalktı. Patileriyle vurup beni devirmeyi düşündü sanıyorum. Sağlam durdum düşmedim. Gırtlağından yakaladım. Onu yere yıktım. Gövdesine tüm vücudumun ağırlığını verdim. Başladık boğuşmaya. Boğazını bırakmadan sıkmaya devam ettim. Bir ara baktım altımda çeniliyor, kaçıp kurtulmak istiyordu. Bırakıp ayağa kalktım. Ne yapacak diye bekledim. Havlamıyor, kuyruk sallıyordu. Bükemediği eli öpmek niyetindeydi. Poşetten ekmek çıkardım önüne attım. Ekmeğe diğer köpek de geldi. İkisi de kuyruk sallayarak, bana gösteriler yapıyor, sağa sola koşuşturuyorlardı.
Artan yemekleri, bayatlayan ekmekleri ıslatıp verdim. Bana çok alıştılar. Geceleri lojmanın etrafında devriye geziyorlar şimdi.”
Sizi korkutan her deneyim size güç, cesaret ve güven kazandırır. Kendinize “Ben bu dehşeti yaşadım. Bundan sonra gelecek şeylere hazırım” dersiniz. (Anonim)
ahmet.kocak16@hotmail.com

Hakkında Mustafa TEK

Ayrıca bakın

HER GÜN SICAK İFTAR YEMEĞİ BELEDİYEDEN

Sarıkaya Belediyesi Ramazan ayı dolayısıyla ilçemiz emekliler lokalinde iftar çadırı kurarak ihtiyacı olan ailelere toplu …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.