Benzer Haberler
Sarıkaya İlçe Müftüsü Zühdü Elveren Yöre haber gazetesine yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi;Kur’an-ı Kerim, insanları karanlıklardan aydınlığa çıkaran bir hidayet rehberidir.
Kur’an-ı Kerim, İnsana; hayatı, kainatı, yaratanı, varoluşun gayesini tanıtan; hakkı, hakikati, edebi, hikmeti, adaleti, merhameti, bütün insani değerleri ve yeryüzünü güzelleştirecek ilkeleri öğreten; iffetli ve onurlu bir hayatın, adil ve huzurlu bir dünyanın yolunu gösteren kitaptır.
Her mü’min için Kur’an’ı en güzel şekilde okumak, en doğru şekilde anlamak, en iyi şekilde yaşamak ve onun hayat veren ilkelerini en uygun yöntemle bütün dünyaya tanıtmak, en büyük kulluk sorumluluğu ve en yüce idealdir.
Zira Kur’an’ın yaşandığı yere Allah’ın rahmeti tecelli edecek ve orası selam yurdu olacaktır. Ömrümüzü Kur’an ile imar etmek, evimize huzur, kalbimize inşirah, hayatımıza güzellik ve bereket katacaktır.
5 Nisan Cuma akşamı bin aydan daha hayırlı olan Kadir Gecesini idrak etmiş olacağız.
Allah’ın yeryüzüne en büyük nimeti olan Kur’an’ın kadrini bilerek onun ölçüleriyle yaşanan her gün ve gece kadir gecesinin mağfiret, bereket, selam ve kurtuluş iklimine kavuşmak demektir.
Kardeşlerim, öyleyse bu geceyi kapsamlı bir tefekküre vesile kılarak bütün hayatımızı, Kur’an ve sünnet ölçüsüyle gözden geçirelim. Rabbimizle, kendimizle, çevremizle, bütün varlık ve kâinat ile ilişkimizi tevhid, kulluk, adalet, merhamet, sorumluluk ve güzel ahlak üzere sabit kılalım.
Sevgili Peygamberimiz (s.a.s.) bu mübarek gece ile ilgili olarak, “Kim inanarak ve sevabını Yüce Allah’tan umarak Kadir Gecesi’ni ihya ederse onun geçmiş günahları bağışlanır” buyurmuş ve bu gece, “Allah’ım! Sen affedicisin, affetmeyi seversin, beni de affet” şeklinde dua etmemizi tavsiye etmiştir
Allah’ın rahmetinin yeryüzünü kuşattığı selam gecesinde bütün günahlarımıza tövbe ederek bir daha aynı hatalara yaklaşmamak azmi ve bilinciyle af dileyelim. İçten ve samimi dualarımıza bütün insanlığı dâhil ederek kin, haset, nefret, korku, ümitsizlik ve ötekileştirmenin olmadığı; güven, sevgi, saygı, kardeşlik ve dayanışmanın hâkim olduğu bir hayatın ve dünyanın inşası için çalışma azmimizi yenileyelim.
Gelecek hafta 10 Nisan Çarşamba günü Ramazan Bayramının birinci gününü idrak etmiş olacağız.
Ramazan boyunca yaptığımız ibadetlerimizin, dua ve tilavetlerin, zekât, fitre ve sadakaların kalbimize ve hayatımıza getirdiği güzelliklerle Ramazan Bayramı’na giriyoruz. Bizleri bir kez daha bayram sevinciyle buluşturan yüce Rabbimize şükürler ediyoruz.
Bayramları anlamlı kılan, başta ailemiz olmak üzere bütün insanların hatta can taşıyan her varlığın bu iyilik ve güzellik ikliminden en güzel şekilde istifade etmesidir. Dolayısıyla acı, hüzün ve gözyaşının kuşattığı dünyamızda, birlik-beraberliğimizi, kardeşlik duygularımızı, gönül köprülerimizi onarmak ve güçlendirmek bayramların bizlere yüklediği en önemli görevdir.
Bizler, her şeyden önce kardeşine tebessüm etmeyi sadaka kabul eden bir peygamberin ümmetiyiz. Bu bilinçle hareket etmek ve bayramı, dostluk, kardeşlik ve muhabbet meşalesini çevremizden başlayarak bütün âleme yaymakla yükümlüyüz. Sevgili Peygamberimizin “Müminler birbirlerini sevmede, birbirlerine merhamet ve şefkat göstermede, tıpkı bir organı rahatsızlandığında diğer organları da uykusuzluk ve yüksek ateşle bu acıyı paylaşan bir bedene benzer,” hadis-i şerifini şiar edinerek iyilik elimizi bütün kardeşlerimize uzatmak durumundayız.
Bu sebeple bayram günlerini dostlukları pekiştirip, dargınlık ve düşmanlıkları ortadan kaldırmak için fırsat bilelim. Başta anne-baba ve aile büyüklerimiz olmak üzere komşularımızın, akrabalarımızın halini hatırını soralım, sıla-i rahimde bulunalım. Bayramın coşkusunu ailelerimizle, göz aydınlığı çocuklarımızla, geleceğimizi imar edecek olan gençlerimizle birlikte yaşayalım. Birlikte yapacağımız iyiliklerle çocuklarımıza dostluğu, kardeşliği, cömertliği, ikramı, merhameti, fedakârlığı öğretelim. Bir yetimin yüzünde tebessüm oluşturmanın, bir annenin gözyaşını silmenin, bir babanın yüreğine serinlik vermenin, bir yaşlının yalnızlığını gidermenin, bir yoksula umut olmanın, bir hastaya şifa dilemenin ve geçmişlerimizi rahmetle anmanın güzelliğine çocuklarımızı da ortak edelim. Paylaşmanın, yardımlaşmanın, dayanışmanın manevi hazzını onlarla birlikte yaşayalım. Hüzünleri ve acıları birlikte dindirip umutları birlikte yeşertelim.
Bu duygu ve düşüncelerle öncelikle Sarıkayalı vatandaşlarımızın, aziz milletimizin ve İslam âleminin Kadir Gecesini ve Ramazan Bayramını tebrik ediyorum. Yüce Rabbimizden tuttuğumuz oruçları ve yaptığımız tüm ibadetlerimizi kabul etmesini niyaz ediyorum. Bu gecede yapılan dua ve yakarışların, İslam âleminin birlik ve beraberliğine, Gazze ve Doğu Türkistan’daki kardeşlerimizin kurtuluşuna vesile olmasını Yüce Allah’tan niyaz ediyorum.
Haber merkezi
