Anasayfa / Köşe Yazarları / -TÜRKİYE İKİNCİSİYİZ-

-TÜRKİYE İKİNCİSİYİZ-

Saygıdeğer Yöre Haber okuyucuları; öncelikle hepinizi sevgi, saygı ve muhabbetlerimle selamlıyorum.
Efendim ilçemiz Sarıkaya, ülkemizin en pahalı ilçeleri sıralamasında ikinci sıradadır. Birinci sıradaki ilçe ise yine ilimizden çıkmış olup; Aydıncık ilçesidir. Metropol şehirleri de bu sıralamaya dahil etmiş olsaydık birinciliği İstanbul Beşiktaş alacaktı. Ancak metropol şehirlerimizi dahil edemeyiz. Çünkü o ilçelerdeki dükkân kiraları ve yaşayan halkın milli gelirimizden aldıkları pay, bizim aşağı yukarı on katımızdır.
Ticaretle uğraştığım için yaşıyor ve biliyorum ki ilçemiz gerçekten hayatın pahalı olduğu bir ilçedir. Peki, ilçemizin bu olumsuz yönü, yani pahalılığın sebepleri nelerdir? Bunun başlıca sebebi ilçemizde dükkân ve işyeri kiralarının diğer ilçelerin kira bedellerine nazaran iki hatta üç kat daha yüksek olmasıdır. Konutta aynı durum söz konusu değildir. İlçemizde makul bir fiyata konut bulabilirsiniz. Ancak dükkân veya iş yeri söz konusu olduğunda bu fiyat, dengi ilçelerimize nazaran iki üç kat fazla olduğu için ilçemizde bir işyeri açmanız zordur. “İlçemizin pahalı bir ilçe olmasının sebebi ilçe esnafımızın kanaatsiz, aç gözlü veya kötü niyetli olmasından, asla değildir.
Bunun sebeplerini ise şöyle açıklayabiliriz: ilçemizde ticaretin yoğun olarak yapıldığı aşağı yukarı sadece bir tane caddesi vardır. Oda sizinde bildiğiniz üzere, Baran caddesidir. Bu caddemizde;BİM alışveriş merkezinden başlayıp Kayseri-Yozgat yoluna çıkışındaki trafik ışıklarında biter. Bu caddenin uzunluğu tahminen 600 metre, bilemedin 700 metredir. Bunun dışında miting alanı dediğimiz bölgede ve çevresinde yaklaşık 25-30 ve Hükümet Konağı ile Halk Bankası arasında ana yol üzerinde bulunan 30-40 dükkân ve iş yerimiz bulunmaktadır. Bu oran; diğer ilçelere nazaran misal en yakın Sorgun ilçesinin 1/4 oranındadır. Geçen gazetede okudum; Baran Caddesinde bulunan dükkânların da Roma hamamı önünün açılması ve kazı çalışmalarının devam edebilmesi için yer altı mescidinden başlayıp trafik ışıklarına kadar olan dükkanların yıkımının bu yıl içinde yapılacağını hepimiz biliyoruz. Doğrudur, iyide bir karardır. Bu tarihi eserin önü açılarak gerekli ise kazı çalışmalarına devam etme konusu ve bu tarihin iç ve dış turizme açılması ilçemizin gelişmesine ve ekonomisinin canlanmasına faydalı olacağından hiç kuşkum yoktur.
Baran caddesinde dükkân kiraları bildiğiniz gibi Türk parası ile değil, dolar ve Euro ile ödenmektedir ve dükkân kiraları ise yıllık ……………. Euro arasındadır. Ortalama bir dükkânın kirasının ……. Euro olduğunu varsayalım. Yıllık ….. TL yapar, bunu da 12 aya böldüğümüzde aylık kira bedeli yaklaşık …… TL + elektrik+telefon+su+ısınma+öğle yemeği+çay= …….. TL. Bunun üzerine birde esnafın evinin geçimi, çocukların eğitimini koyalım, hesap asgari oldu: ….. TL. “Buradaki nokta nokta yere rakam yazılmamıştır, bu rakamları Sarıkaya esnafı iyi bilmektedir.”
Saygıdeğer okurlarım bu duruma göre ilçemizde toplasan dükkân, işyeri ve iş merkezi sayısı 180’i belki bulur, belki bulmaz. Peki, 180 esnaf ve işyeri olan bir ilçe: 19,000 merkez nüfusu+46,000 bağlı köy ve beldelerde yaşayan halkın nüfusunu hesap edersek toplam 65,000 nüfusun ihtiyaçlarına cevap vermesi mümkün müdür? Tabi ki de hayır. Fiziksel olarak da, matematiksel olarak da, mantıken de mümkün değildir.
Peki çözüm nedir? Bu konudaki görüş ve bilgilerimi de sizlerle paylaştıktan sonra huzurunuzdan ayrılmak istiyorum. Bu sorunun çözümü; herhalde Battalgazi Mahallesi muhtarımız Hilmi ÇETİN’ de değildir. Kanaatim odur ki; çözümün adresi ve yegâne sorumlusu ilçe belediyemizdir. Belediyemiz bu sorunu Sarızeybek Düğün salonunun yerine yaptırmayı planladığı bir bina ile çözmeyi düşünmüyordur inşallah… Bu sorunun çözümü ve ilçemizdeki pahalılığın ortadan kalkması için belediyemizin dükkân, işyeri ve iş merkezlerinin sayısının çok, oluğu bir projeyi hazırlamasının gerekliliği ortadadır. Park, dükkân ve işyeri sorunu olmayan halkımızın rahat ulaşıp alışverişini yapacağı bir projenin başlatılarak üç beş yıl içerisinde tamamlaması ancak ilçemizde faiş fiyatlara iş yeri ve dükkân kiralanmasını önüne geçilecektir. Böylece ilçemizdeki hayat pahalılığı sorunu çözülmüş olacaktır.
İlçemizde yaşanan bu olumsuz ve ağır koşullar; ilçemizden 12,000 insanımızın göç etmesine sebep olmuştur. Hâlbuki ticaret yapacağımız istihdamı sağlayacak koşulları ekonomiyi canlandıracak altyapıları ilgili kurum ve kuruluşlar, bunların başında belediyeler hazırlamış olsa böylece; ilçemiz gelişecek, pahalılık ve işsizliğin ortadan kalkmasına katkı sağlayacaktır. Ancak ilçemizin hayat pahalılığı sıralamasında ülkemizdeki emsal ilçelerden yüzlercesini geride bırakarak ikinci sırada yer almasına engel olacaktır. Peygamber efendimiz bir hadisinde buyuruyor ki: “Rızkın onda dokuzu ticarettedir.” ve “Kazancın onda dokuzunun ticarette olduğu (münâvi, feyz ül-Kadir3/220)
İlçe belediyemizin bu işi, problemi çözecek durumunun ve konumunun olduğunu söyleyebilmem maalesef mümkün değildir. Çünkü belediye başkanının belkide böyle bir sorun olduğundan haberi bile yoktur. Kendisinin partili adayımız olduğundan kendisini desteklemek amacıyla bir veya iki toplantısına katıldım ve kendisini dikkatle dinledim. İlçedeki pahalılıktan; dükkân, işyeri ve iş merkezlerinden bahsettiğini duymadım. Belki miting alanında halka bu konudan bahsetti mi onu da bilmiyorum. Dinlediğim iki konuşmasını hatırlıyorum. En çok bahsettiği yapacağı iki konu var onları unutmadım. Biri belediyenin girişine danışma koyacağını, ikincisi ise sosyal yardım evi kurarak ikinci el giyim eşyalarını ihtiyacı olmayan insanlardan alarak muhafaza edip ihtiyaç sahiplerine sunacağını belirtmişti. Gittim gördüm, her iki vaadini de gerçekleştirmiş. Belediye girişine müdür makamını andıran büyük bir masa ve bir koltuk koyarak danışma vaadini yerine getirmiş ancak söz konusu makamda kimse oturmuyor artık… Görev verdiği şahıslar bir süre burada oturdu, kimsenin bir şey danıştığı, konuştuğu olmayınca görevlide sıkıldı ve yukarıdaki kalabalık personelin içine kendini attı. Sosyal yardım evi hizmetini de belediye binasının ana yola cephe olan dükkanlarından birini düzenleyerek hizmete açmıştır. İki görevlide orada bekliyor. Bence bahsettiğim sosyal yardım evi diye kullandığı dükkânı kiraya verse, iki görevlinin yıllık sosyal güvence masrafı ve maaşını da kiranın üstüne koysa ilçemizde inanın; yılda 150 hane fakir aile fertlerini ikinci el değil birinci el elbiseler ile giydirir diye düşünüyorum. Bu hizmetler ilçemizi bir arpa boyu ileriye taşımadığı gibi, geriye de götürmez. Benim kanaatim böyledir.
Gördüğümüz kadarıyla belde ve ilçe belediyelerimiz ihtiyaç olmayan oy veren ve yandaş aile çocuklarını Belediyeye lüzumsuz yere aldıkları takdirde bahsettiğimiz hizmetleri pekte mümkün gözükmüyor. Belediyelere alınan işçiler takım elbiseli ayakkabıları güzel boyanmış, şu işi yap demeye insanın çekineceği konumdaki şahıslardır. Bu belediyeler, bu anlayışları değiştirmediği sürece bizi 2017 yılında pahalılık listesinde ülkemizdeki ilçeler arasında ikincilikten birinciliğe taşıması gayet mümkündür.
Bu duygu ve düşüncelerim ile hepinizi tekrar sevgi ve saygı ile selamlıyorum.

 

İskender KARACA
Karayakup Eski Muhtarı

Hakkında Mustafa TEK

Ayrıca bakın

KÖY ÖĞRETMENLERİ NELER YAŞAR?

Okulu bitirenlerin hemen atandığı, Milli Eğitim Bakanı’nın göreve başlamamız için mektup gönderdiği şanslı öğretmenlerdendik. Erkek …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.